Wednesday, July 9, 2025

Ortak Yaşam // Tzvetan Todorov

Ortak Yaşam // Tzvetan Todorov

Sıcak yuvamda, müzik dinleyerek sevdiğim kitabı okurum: Mutluluk budur!
Kendi kendimize yetmeyi bilmiyoruz; Pascal bizim kendimizi sürekli toplumla oyalamamızı melankoliyle izler. Toplumsallık gerçektir; ama ideal olan, yalnızlıktır, çünkü bu aynı zamanda bizim doğamızın derin hakikatidir: İnsan hayatına ilişkin tasavvurlarımızı destekleyen ilk büyük bireyci görüş değişkesi böyledir.
Ama biz böyleyiz: Yetersizlikle doğmuşuz,
yetersizlik içinde ölürüz, sürekli başkalarına ihtiyaç duyarız, sürekli eksik taraflarımızı tamamlamaya çalışır dururuz.
Bilge kişi kendi kendine yetmeyi, özyeterliliği ister.
İnsanoğlu bencil ve yalnız bir varlıktır ama onu toplumsal ve cömert olmaya kışkırtmak gerekir.
Çalışmaya anlam ve hoşluk kazandırmak hiç kuşkusuz boş zamanları çoğaltmaktan daha yararlıdır.
Çok sayıdaki yalnız insanın bir arada bulunması bir topluluk oluşturmaz.
Duygusal zevklerden, yiyecekten ve cinsel hazdan vazgeçip sık sık "simgesel" zevklerin, ötekinin takdirinin ya da kendi bilincimizin bir bölümünün onayının peşine düşebiliriz. Daha ileri gidilebilir ve ahlaki bir temizlenme sanılan şeyi elde etmek için fiziksel rahatsızlıklar bile seçilebilir: Oruç tutulabilir, perhiz yapılabilir, sırta bir çuval geçirilebilir ya da kendi kendini kırbaçlayarak ten acıtılabilir.
Yaşamak ile var olmak sınırı aynı zamanda insan ile hayvanları ayıran
sınırdır. Elbette gerçek sınır kopuk sözcüklerin düşündürebileceği kadar keskin değildir; insan sadece hayvanlar gibi yaşamakla kalmaz, ama aynı zamanda hayvanlar da biraz daha düşük seviyede olsa bile insanlar gibi var olurlar. Bebek maymun tıpkı insanın yavrusu gibi korunmaya, rahatlatılmaya ihtiyaç duyar. Maymunlar birbirlerine kur yaparken "göz kırparlar". Birçok hayvan için göz göze gelmek bir tehditin işaretidir ve sürünün liderinin genç isyancının derhal eski itaatkarlığına dönmesi için gözüne bakması yeterlidir.
"İnsanın toplumsal kendiliği o insanın benzerlerinden elde ettiği takdirdir. Sadece arkadaşlarının yanında olmayı seven sürü hayvanları olmakla kalmayız, ayrıca kendi türümüzden varlıkların dikkatini çekmeye, onaylarını almaya yönelik doğuştan gelen bir eğilime de sahibiz. Fiziksel olarak olası olsa, topluma salıverilmek ve onu oluşturan üyelerin tamamınca görmezden gelinmek, olabilecek en şeytanca cezalandırmadır." William James
Var olma ihtiyacı asla temelli giderilemez, önceden yaşanmış hiçbir
ortak varoluş yeni ortak varoluşlar talebinden kurtarmaz. Yapıdan gelen bu eksikliğin nedeni, temelde yalnız bir arzulayan varlık'ın kaçınılmaz olarak toplumsal hale gelmesi değil, onun sonsuz talepleri ile bu taleplerin tatmini arasındaki dengesizliktir, çünkü bu tatmin ister istemez kısmi ve geçici olacaktır. Bu ihtiyaç fiziksel doğumumuzdan az sonra ortaya çıkar ve ancak ölümden önceki bilinçsizlik durumunda kaybolur. Her tür ortak varoluşun temel koşulu olan varlığımızın takdiri ruhun oksijenidir: Bugün nefes alınan nasıl yarınki hava ihtiyacımı karşılamayacaksa, geçmişteki takdirler de sadece bu zamanda yeterli olur.
Yenidoğanın ağlaması hayatı ve varlığı için gerekli olanı istemek amacıyla değil diğerlerine bağımlılığını protesto etmek içindir.

No comments:

Post a Comment

Louise Glück

"Dünyaya bir kez çocukken bakarız. Gerisi hatıradır" Louise Glück