Thursday, July 10, 2025

Yara // Özen Yula / Sinem Sal

Ağıt yakma, laf sokma, kurcalama, kendine acıma, başkalarına anlam yükleme, gereksiz şeylerden nefret etme, dedikodu yapma, dur bir soluk al ve bir şeyler yap!
Ama bu defa dünya için… Birinde yara olma, bir işe yara!
Özen Yula
Bu da yaralı olanlar için (yarası iyileşmeye yüz tutanlar için)
Sinem Sal'dan gelsin:
Hayatımızda, kapanmasını beklediğimiz ve iyileşmesi zaman sürecini zorlayan tüm yaraların kaynağı içerilere gömülmüştür. Aşağılara indikçe kaybolma olasılığı artar bu yaraların. Karanlık basar, som sıvı içinde boğulursunuz. Teşhis koymak için derinlerine indiğiniz yaranın yolunda tırmanırken bıraktığınız tırnak izleri yaranın içine daha da kan damlatır. Mikrop kapmasına sebep olursunuz yara duvarlarınızın. O halde belki de yaranın sebebini araştırmamak iyileşme sürecinin en mantıklı evresi oluyor. Beklemek…
Yara yavaş yavaş yukarıya doğru yükselir. Yara boşluğu kendini sizin derinize bağlarken ağrı ve sancı yapar. Sancı: içinizde bir şeylerin büyüdüğüne delalettir. Yaranız yükselir, dış yüzeyinize doğru kırışık ve pörsümüş bir hal alır. Cildiniz geri kalan kısmına göre önce biraz çökük ve beden yaşınızın on sene ilerisinden giden bu yara zamanla yükselişini tamamlar ve kapanır.
Ve kapanan bir yaradan daha güzeli yoktur hayatta. Baktığınızda gördüğünüz boşluk tamamlanmıştır artık. Ve kapanan o yara, beden yaşınıza eşit sene yeniliğindedir. Henüz doğmuştur ve tazedir.

Bir yaranın kapanması unutmayı sağlar öyleyse. Çünkü hiçbir kapanan yara üstünde eski cildi barındırmaz. 

No comments:

Post a Comment

Louise Glück

"Dünyaya bir kez çocukken bakarız. Gerisi hatıradır" Louise Glück