İki yaklaşım var, bunlardan biri için Şükrü Erbaş Sosyal Medyayı bir vebaya benzetmiş ancak bir başka düşünür de diyor ki muazzam bir anarşik deneyin içindeyiz.
Sanal topluluklar da kısıtlı bir ifade, anlam ve değer içeren içerikler paylaşabilen, üretebilen pek çok insan birbirlerini uzun süreler takip edebiliyorlar, arkadaşlık kurabiliyorlar.
Aynı zamanda sanal mekanlar gerçek mekanların kısıtlılığını aşabilmemize olanak sağlıyorlar. Elbette yüzyüze iletişimin yerini tutmayabilir ama bu böyle diye sadece olumsuz bir durum olarak nitelendirilemez. Nasıl kullandığımıza bağlı değil mi?
Unutmayalım ki buna network deniyor: Ağ. Yeni siyaset (tercihler, kararlar, tavırlar, duruşlar) için hiyerarşik kurumlar yerine Ağ örmek daha makul, daha elverişli değil mi?
ke

No comments:
Post a Comment