Sunday, September 22, 2024

Küçük İnsanlar Büyük Sorunlar // ke

Küçük İnsanlar Büyük Sorunlar
On yıl önce anaerkillik, ataerkillik değil çocuk erkillikten bahsediliyordu. Şimdi ise artık yetişkinlerin çocuklaştığından. Bireylerin bunu yapma sebebinin kaygılar olduğu söyleniyor, bu kaygılar metropollerin megapollere dönüştüğü milenyumla çakışıyor.
Metropoller kendi ahlaki, sosyal, siyasi, sanatsal düzenleri ve kurumları olan modern mekanlardı. Ancak belli bir eşik geçildikten sonra sürdürülebilir olmadıkları ortaya çıktı, mevcut (insanmerkezci) paradigmaların yetersiz kaldığı, üretim toplumlarından tüketim toplumlarına geçildiği.
Mesela insanlığın dünya üzerindeki basıncının hissedilir derecede artması, tahripkar olması, tür yıkımına, küresel iklim değişikliğine neden olması ve karmaşıklığın kolayca üstesinden gelinemeyecek düzeyde seyretmesi gibi. Temel kaygılardan biri de geleceğin belirsiz olmasıdır. Sadece ütopya kulağımıza çalınmıyor, distopik anlatılarla da sık sık rastlaşıyoruz.
Diğer kaygı unsurları ebeveynlik kaygıları ve refah standartlarına sahip olmanın ve bunu sürdürmenin yaratabileceği kaygılar. Toplu taşım araçları elimizdeki teknolojiyi verimli kullanmanın araçları iken hususi bir araca sahip olmak ve bir refah hanesinde yaşamak kanser hücrelerine benziyor.
Bu kanserojen durumu hukuğa bakarak da teşhis edebiliriz. Avrupa Birliği Müktesebatında sekizbuçuk milyon kodeks (yasa hükmü) varmış, hiç, bir hayat sekizbuçuk milyon maddeyle düzenlenir mi?
Yetişkinlerin çocuklaşması kaygıyla ilgili olarak reaksiyoner bir savunma biçimidir, bize çekici gelen şey o dönemlerimizdeki kaygısızlıktır. Bununla ilgili olarak izlenebilecek bir diğer yol, belirsizlikleri belirgin hale getirmektir. (Bauman 20. yüzyılın futuristik başladığını ancak nostaljiyle sonlandığını söylüyordu. Kendi adıma ikisini de yapıyorum.)
Bazen de dezavantajlı bir durumu avantaja çevirebilir miyiz diye düşünüyorum, bunlardan biri (post)modern bireyin metafizik arayışının psişik yoksunluktan kaynaklandığı görüşü. Ancak bunu ruhumuzun çıtasını yükseltecek ya da derinleştirebilecek bir serüvene de çevirebiliriz belki. Ben mesela sıradan otların ne kadar güzel olduğunu keşfetmiştim.
Çocuklaşmak da sorunlu bir yetişkinlik ideolojisinin yaygın olduğu bir zamanda kişiyi karmaşık bir benlik ve kişilik yapısı yerine sadeleştirebilir. Yetişkinlerin bir görev olarak gördüğü iyilik, çocuklar için bir yaşam pratiğidir. (Düşünür tam zamanlı işten, tam zamanlı oyuna doğru bir hareketlenme olduğunu söylüyor, her ne kadar bunun ölümcül bir oyuna dönebileceği konusunda uyarsa da.))
Dönüşmek için önerilen dört adım, öğren, etkile, eğit ve organize ol.
(Bir ironi olarak Mustafa Kemalin Çocuklarıyız diyebilir miyiz?)

ke 

No comments:

Post a Comment

Hiçliğin Tanecikleri // Ingrid Jonker

Yazmak denilen şey, uzun bir yolculuk ve insanın kendi ruhuyla iletişim içinde olması, değil mi? Hiçliğin Tanecikleri, Ingrid Jonker çev. İl...