21. yüzyılda insanın yapabileceği şey bir iz bırakmak değil, bir leke bırakmak..
Dünyanın çivisi çıksa bile iyiliğin gerekçesi ruhun asaletidir..
Düşmansa en tehlikeli halini aldı, onun gözlerini çıkardık, o artık saldırısı hiçbir yerden gelen kör bir canavar..
Olumsuz duygu ve kavramların sümenaltı edildiği bir dünya bakteriler karşısında steril bir dünyada yaşadığı için bağışıklık sistemi güçlenmeyip allerjik reaksiyonlar veren yaşamlar doğurur..
Bir ideoloji tutarlılık adına diğer ideolojilerin (ya da hayat görüşlerinin) doğrularına kulaklarını tıkar oysa hayat hiçbir zaman o kadar tutarlı olamaz. Tutarlılık kör noktalar yaratabilir..
Her gün yol diye bir yerden başlayıp aynı yere geri dönüyorsak o döndüğümüz yerde yapmamız gereken bir değişiklik var demektir..
Düzgün insanlar, düzgün ilişkiler, hayat felsefemdir, serseriliği bile, çılgınlığı bile efendi gibi yaşamak, suçu bile efendi gibi işlemek, tıpkı milliyetçiliğin olmadığı zamanlarda rumların adalarda türkler için dedikleri gibi: türkler efendi insanlardır..
Nitelikli, etkin bir provokatif düşünce insanın kendi doğasını tehdit eder, yer yer değiştirir, yer yer geliştirir..
Sanatı tam da yapay bir sanat olmadığı noktada yakaladığın bir sanat, tıpkı kendiliğinden, müziğe teslim olarak dans etmek gibi..
İnsan kendi yaşamının gerekleriyle dünya yaşamının gerekleri arasında bir denge tutturmak durumunda, 21. yüzyılın konusu budur denebilir.
sivrisiber
Özgürlüğün en uç noktası, herhangi bir koşul içinde kendi tutumunu belirlemek ve kendi yolunu çizebilmektir. Victor Frankl
No comments:
Post a Comment